Bundan önce Şii Araplara mesafeli olan ABD 2013 yılında İran ambargosunu kaldırması ile Türkiye üzerindeki müttefiklik konumunu İran'a sunmuş oldu.
Çok başlı yılan misali ABD politikası da her yönden Ortadoğu politikalarında sürekli yeni kuramlar oluşturmakta.
Şii aşiretlerin bazılarını kendi istikametlerinde hareketler yaptırarak bölgedeki Türkiye gücünü yeni bir güç ile ikiye bölmek ve söz sahibi olma konumunu sağlamlaştırmak niyetinde olduğu bariz belli.
Peki bu yeni gücü nerelerde kullanıyor?
Suriye bölgesinde Esad güçlerinin yanında yer alan İran askerleri olduğunu biliyoruz. Bunların ABD'ye karşı oldukları düşünülebilir, fakat durum böyle değil, yeniden şekillenen Ortadoğu'da söz sahibi olmak isteyen İran güçleri olduğu düşünülmekte.
Irak yönetimi ABD destekli harekatlarını yapmaya devam ediyor. Bununla beraber yüksek miktarda asker gücünü elde etmesi için İran’a muhtaç.
İran tarafı da haklı olarak bunu lehine kullanmak isteyecektir. Burada mevzu İran’ı kötülemek değil. Doğal olarak sınırlarında yaşanan olayları lehine kullanmak isteyecektir.
Yoksa Musul, Kerkük gibi burnunun dibinde olan şehirlerde bu kadar katliama nasıl sessiz kalabilir?
Mantık dışı….
Yapabileceği tek şey Irak yönetimini – ki Şii yönetim taraftarı- bu konuda desteklemekten başka yolu yok.
Türkiye ise burada iki farklı politikada hareket ediyor.
Bölgede yaşayan Türkmen ve Türkiye taraftarı gruplara Başika kanalı ile destek vermek. Bizim kafamızda soru işaretleri PKK orada iken ne diye IŞID terörü konuşulmakta idi.
İşte sebep bu. ABD ile gergin iplere birde şimdilerde ticarete başlayacağımız ve Ruslar ile yakın zamanda anlaşmaya vardığımız enerji hattı konularını tehlikeye atma ihtimalini göz ardı edemiyoruz.
Askerlerimizin öncülüğünde Suriye sınırımızda Türkmen ve ÖSO zaferler kazandı. Bu durum düz bir alana sahip olan Musul ve Kerkük içinde geçerli olabilecek iken neden giremediğimiz bu konular da ülkemizi başka bir tehlikeye açmamaktan gelmektedir.
Şimdi ne olacak?
Sayın Cumhurbaşkanımız da bu durum karşısında tavrını İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi'nde ortaya koymuştu. Konuşması ile Türkiye'nin haklılığınıda göstererek, meşru bir hamlenin kapılarını araladı.
Kış mevsimi kapımıza dayandı. Irak sınırı ise Suriye gibi değil? Eğer harekat olacak ise bir an önce olmalı yoksa Sınırdan içeri girecek askerlerimiz zor duruma girebilir.
Tahmin yürütürsek sınırdan geçersek Başika Türkiye koridoru oluşturma yönünde hamleler olacaktır.
Türkiye burada ne Irak yönetimi ne de ABD yönetimini umursar…. Sorun Hakkari, Iğdır tarafında ki İran sınırı Kerkük’e kadar uzar ise İran buna sessiz kalır mı kalmaz mı?
Asıl mevzu bu görüntüde
Deniz Lenger
Çok başlı yılan misali ABD politikası da her yönden Ortadoğu politikalarında sürekli yeni kuramlar oluşturmakta.
Şii aşiretlerin bazılarını kendi istikametlerinde hareketler yaptırarak bölgedeki Türkiye gücünü yeni bir güç ile ikiye bölmek ve söz sahibi olma konumunu sağlamlaştırmak niyetinde olduğu bariz belli.
Peki bu yeni gücü nerelerde kullanıyor?
Suriye bölgesinde Esad güçlerinin yanında yer alan İran askerleri olduğunu biliyoruz. Bunların ABD'ye karşı oldukları düşünülebilir, fakat durum böyle değil, yeniden şekillenen Ortadoğu'da söz sahibi olmak isteyen İran güçleri olduğu düşünülmekte.
Irak yönetimi ABD destekli harekatlarını yapmaya devam ediyor. Bununla beraber yüksek miktarda asker gücünü elde etmesi için İran’a muhtaç.
İran tarafı da haklı olarak bunu lehine kullanmak isteyecektir. Burada mevzu İran’ı kötülemek değil. Doğal olarak sınırlarında yaşanan olayları lehine kullanmak isteyecektir.
Yoksa Musul, Kerkük gibi burnunun dibinde olan şehirlerde bu kadar katliama nasıl sessiz kalabilir?
Mantık dışı….
Yapabileceği tek şey Irak yönetimini – ki Şii yönetim taraftarı- bu konuda desteklemekten başka yolu yok.
Türkiye ise burada iki farklı politikada hareket ediyor.
Bölgede yaşayan Türkmen ve Türkiye taraftarı gruplara Başika kanalı ile destek vermek. Bizim kafamızda soru işaretleri PKK orada iken ne diye IŞID terörü konuşulmakta idi.
İşte sebep bu. ABD ile gergin iplere birde şimdilerde ticarete başlayacağımız ve Ruslar ile yakın zamanda anlaşmaya vardığımız enerji hattı konularını tehlikeye atma ihtimalini göz ardı edemiyoruz.
Askerlerimizin öncülüğünde Suriye sınırımızda Türkmen ve ÖSO zaferler kazandı. Bu durum düz bir alana sahip olan Musul ve Kerkük içinde geçerli olabilecek iken neden giremediğimiz bu konular da ülkemizi başka bir tehlikeye açmamaktan gelmektedir.
Şimdi ne olacak?
Sayın Cumhurbaşkanımız da bu durum karşısında tavrını İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi'nde ortaya koymuştu. Konuşması ile Türkiye'nin haklılığınıda göstererek, meşru bir hamlenin kapılarını araladı.
Kış mevsimi kapımıza dayandı. Irak sınırı ise Suriye gibi değil? Eğer harekat olacak ise bir an önce olmalı yoksa Sınırdan içeri girecek askerlerimiz zor duruma girebilir.
Tahmin yürütürsek sınırdan geçersek Başika Türkiye koridoru oluşturma yönünde hamleler olacaktır.
Türkiye burada ne Irak yönetimi ne de ABD yönetimini umursar…. Sorun Hakkari, Iğdır tarafında ki İran sınırı Kerkük’e kadar uzar ise İran buna sessiz kalır mı kalmaz mı?
Asıl mevzu bu görüntüde
Deniz Lenger
Ekleme Tarihi: 3 Kas 2016 14:03
