Köşe Yazısı Güncelleme Tarihi: 16 Kas 2024 22:11

Devlet Bahçeli’nin gördüğü bildiği bizim göremediğiz ne var?

Bahçeli'nin "Vakit tamam, söz konusu vatan" söylemlerinin ardında ne var ve neyi saklama çabasındalar?" Bir de disipline sevk edilen teğmenlerimiz var.

devlet bahçeli ve teğmenler

Körlük buluşıcı değil görmezden gelmek salgın oldu ülkede

Dünyanın hiçbir yerinde bir ülkenin kurucusuna atıf yapılarak askeri okul mezuniyetinde edilen yemin disiplin ve ihraç konusu olmamıştır. Yine bu da ilk kez Türkiye’de oldu. Kara harp okulu mezunu teğmenler bir araya gelip geleneksel yeminlerini gerçekleştirdi diye disiplinlik oldular ve belki de ihraç edilecekler.

Kara Harp Okulu mezuniyet töreni sonrasında yeni mezun teğmenlerin ''Mustafa Kemal’in askerleriyiz'' sloganını attıktan sonra kılıçlı yemin etmesine ilişkin olarak başlatılan soruşturmada, Teğmen Ebru Eroğlu ve Teğmen İzzet Talip Akarsu'ya ''TSK'dan ayırma cezası verilmesi maksadıyla'' Yüksek Disiplin Kurulu'na sevkine ilişkin tebligat yapıldı

teğmen

Yeminde askerlik disiplinine ters gelecek, tehlike içeren ya da askerlik mesleğine yakışmayacak haddi aşan hiçbir ifade yer almazken, sadece sosyal medyada bir grup “kimlerden oluştuğu belli olmayan, Türk ordusundaki en ufak bir Atatürk vurgusundan nem kapan, hatta ödleri patlayan aşırı politik bir kesimin” tepkisi sonucu disiplin mekanizması çalışmaya başladı.

Bunların arasında toplumun hemen her kesimden insanda mevcut. Siyasilerden, tarikatlardan, fanatik politik kesime kadar her kesimden insan var. Bunların temel korkusu hala Ordu.

İçlerinde muhakkak art niyetli olanlar da var onların amacı ise başka Türk ordusunu temel dinamiklerinden uzaklaştırarak Atatürk’e düşman ve zaafları olan bir ordu haline getirmek. Üstelik kendilerine karşı çıkanları da anında "şucu bucu" ve en çokta "darbeci" olarak nitelendirip tereyağından kıl çeker gibi amaçlarına ulaşıyorlar.

Onların dönemsel bu talepleri ordu üzerinde baskı unsuru oluşturuyor olmalı ki Milli Savunma Bakanlığı kendi içerisinde soruşturma başlatıyor.

Yani binbir emekle özelle yetişen, Ordu’nun geleceği nde söz sahibi olabilecek aktörleri şimdiden başkalarının baskıları aracılığıyla diskalifiye ediyorlar.

Bir taraftan medyada üçüncü Dünya Savaşı beklentilerini dillendirenler diğer taraftan kendi yetiştirmiş olduğu subayına tasfiye süreci başlatıyor.Sorulması gereken soru bu iken tutup mezuniyette “Neden Atatürkçü olarak yemin yaptınız?” diye pırıl pırıl onlarca subay mesleklerine büyük bir krizin zorlukla başlıyor ve bu meslek hayatları boyunca karşılarına çıkacak.

Ordu-Millet” anlayışından “Ordusuna Düşman Millet” (kendi kendine düşman) anlayışına geçişimizin bedelini ağır ödeyeceğimizi maalesef acı bir şekilde tecrübe etmek için kararlar alıyoruz. Körlük bulaşıcı değildir fakat görmezden gelmek salgın oldu bu ülkede!

Devlet Bahçeli’nin gördüğü-bildiği bizlerin göremediği ne var?

Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’a çağrısıyla halkın gündemini ekonomik krizden siyasal krize saptıran MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin birçok söyleminde aynı vurgu var: “*Söz konusu Vatan!*”

bahceli-mhp

Devlet Bahçeli’nin gördüğü, biz vatandaşların göremediği ne var? Eğer bir savaş tehlikesi varsa neden bu açıklanmıyor ya da açıklanamıyor? Başka bir tehlike söz konusu ise neden gerekli tedbirlerin alınması yolunda adımlar atılmıyor ve yine kamuoyu bilgilendirilmiyor. Gazetecilerin sorularına tepki gösteren ve farkı soruları duymaya tahammülü olmayan Bahçeli bizlerden neyi saklıyor? Vakit ne için tamam? Bizler bilgilenmek istiyoruz!

Çeşitli öngörülere sahibiz ve stratejik olarak da bu durumu okuyoruz. Fakat iktidarın derin ortağından veya bizzat kendisinden Türk Halkı olarak açıklamalar bekliyoruz.

En azından ülkenin kaderiye ilgili kritik bir karar alınıyorsa bizler de bu kararı verecek kimselerden emin olmak istiyoruz. Bu nedenle eteklerdeki taşları dökmenin vaktinin tamam olduğuna inanıyoruz.

Bakalım gelecek günlerde bizleri neler bekliyor…

Ekleme Tarihi: 16 Kas 2024 22:24