Ekonomi Güncelleme Tarihi: 18 Eyl 2016 00:47
Dünyanın büyümesi Çinli tüketicinin elinde
Son 15 yıldır küresel ekonomik büyümenin ana motoru olan Çin’de yatırıma dayalı büyüme sürecinin yavaşlamasına rağmen yakın gelecekte dünya ve Çin’de ekonomik büyüme Çinli şehirli tüketicilere bağlı hale gelecek.
Son 15 yıldır küresel ekonomik büyümenin ana motoru olan Çin’de yatırıma dayalı büyüme sürecinin yavaşlamasına rağmen yakın gelecekte dünya ve Çin’de ekonomik büyüme Çinli şehirli tüketicilere bağlı hale gelecek.
McKinsey Enstitüsü’nün son araştırmasındaki tahminlere göre şehirli tüketicilerin sayısı ve geliri artmaya devam edecek.
Çin’deki şehirler 2030 yılına kadar 7 trilyon dolar başka bir deyişle dünya şehirli nüfusun tüketiminin % 30’unu yaratacak. Günümüzde Çinli çalışma çağındaki şehirli nüfus 512 milyon düzeyinde ve sadece 15 yıl içinde bu rakamın 628 milyona yükselmesi bekleniyor. Beijing, Guangzhou, Shanghai, ve Shenzhen gibi şehirlerin her birine yıllık geliri 70 bin doların üzerinde olan bir milyon kişinin daha ekleneceği öngörülüyor.
Çin’de kentli tüketiciler gelirlerini hem mal hem de hizmet alımına harcıyorlar. Hane halkı yıllık kişisel ürün ve dışarıda yemek harcaması katlanarak 720- 770 dolara ulaştı. Çinli tüketiciler aynı zamanda artık daha fazla seyahat ediyorlar. 2020 yılına kadar 100 milyondan fazla Çinli’nin yurt dışına seyahat edeceği tahmin ediliyor.
Reform sonrası Çin’de yetişen bu yeni nesil kentli tüketiciler harcama ve tasarruf konusuna ebeveynlerinden faklı bakıyorlar. Daha çok harcama taraftarı olan bu yeni kuşak sayesinde Çin ekonomisi tüketim yönlü bir büyüme patikasına girmiş gözüküyor. Çin’in yeni normal olarak tanımladığı dönemde artık iç talep de en az ihracat kadar önemli hale geliyor.
Diğer taraftan dijital çağın çocukları olarak bu yeni tüketiciler, inovasyonların da ana teşvik unsuru olarak üreticilerle kurdukları iletişim sayesinde ürün ve hizmetlerin yeni tüketim ihtiyaçlarına uyum göstermesini de sağlıyorlar.
McKinsey Enstitüsü’nün raporuna göre, tüketicilerin % 55’i ürün, hizmet ya da şirketleri sosyal medya platformu WeChat üzerinde arkadaşlarına tavsiye ediyorlar. Çin yeni dönemde üretim gücünün yanında sahip olduğu tüketim gücü ile de dünya ekonomisinin ana motoru olacak gibi gözüküyor. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
McKinsey Enstitüsü’nün son araştırmasındaki tahminlere göre şehirli tüketicilerin sayısı ve geliri artmaya devam edecek.
Çin’deki şehirler 2030 yılına kadar 7 trilyon dolar başka bir deyişle dünya şehirli nüfusun tüketiminin % 30’unu yaratacak. Günümüzde Çinli çalışma çağındaki şehirli nüfus 512 milyon düzeyinde ve sadece 15 yıl içinde bu rakamın 628 milyona yükselmesi bekleniyor. Beijing, Guangzhou, Shanghai, ve Shenzhen gibi şehirlerin her birine yıllık geliri 70 bin doların üzerinde olan bir milyon kişinin daha ekleneceği öngörülüyor.
Çin’de kentli tüketiciler gelirlerini hem mal hem de hizmet alımına harcıyorlar. Hane halkı yıllık kişisel ürün ve dışarıda yemek harcaması katlanarak 720- 770 dolara ulaştı. Çinli tüketiciler aynı zamanda artık daha fazla seyahat ediyorlar. 2020 yılına kadar 100 milyondan fazla Çinli’nin yurt dışına seyahat edeceği tahmin ediliyor.
Reform sonrası Çin’de yetişen bu yeni nesil kentli tüketiciler harcama ve tasarruf konusuna ebeveynlerinden faklı bakıyorlar. Daha çok harcama taraftarı olan bu yeni kuşak sayesinde Çin ekonomisi tüketim yönlü bir büyüme patikasına girmiş gözüküyor. Çin’in yeni normal olarak tanımladığı dönemde artık iç talep de en az ihracat kadar önemli hale geliyor.
Diğer taraftan dijital çağın çocukları olarak bu yeni tüketiciler, inovasyonların da ana teşvik unsuru olarak üreticilerle kurdukları iletişim sayesinde ürün ve hizmetlerin yeni tüketim ihtiyaçlarına uyum göstermesini de sağlıyorlar.
McKinsey Enstitüsü’nün raporuna göre, tüketicilerin % 55’i ürün, hizmet ya da şirketleri sosyal medya platformu WeChat üzerinde arkadaşlarına tavsiye ediyorlar. Çin yeni dönemde üretim gücünün yanında sahip olduğu tüketim gücü ile de dünya ekonomisinin ana motoru olacak gibi gözüküyor. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)