Köşe Yazısı Güncelleme Tarihi: 7 Ara 2016 00:46

Fantazinin Sonu

Fantazinin Sonu

Sinirle yazılan yazıları okumak ve söylemleri dinlemek pek de keyifli değildir biliyorum. Ancak bu akşam sakin bir yazı yazmak imkânsızla eş değerdir. Birçok yazar eminim hakeme söyleniyor ve Avrupa’da başarılı bir Türk takımı istenmediğinden dem vuruyordur.

Gelin tek tek bakalım pozisyonlara. İlk golden başlayalım Tosic isimli Gençlerbirliği’den alınan tarihin belki en ağır sol bekten devşirme stoperi…

Adam kaçırdı, bilgisayar oyununda yense, oyun hatası diyeceğin golü Beşiktaş kalesinde gördü. Hakemlik bir şey var mıydı? İkinci gol ve kırmızı karta gelelim. Beck isimli asla Beşiktaş ve Şampiyonlar Ligi seviyesinde olmayan bir topçu önüne gelen topa müdahale etmekte geç kaldı.

Arkasından gelen oyuncu bence nizami şarj yaparak topu aldı ancak Beck dengesini kaybederek düştü ve düşerken oyucuyu da düşürdü.

Yüzde yüz gollük pozisyon penaltı ve kırmızı kart verdi hakem. Neresi hatalı bu kararın? 3’üncü gole gelelim yine sahne de Tosic topu halı sahada o şekilde kaptırsa bir daha maça çağrılmaz, hata yaptı gol yedi Beşiktaş. Sonra diğer goller geldi peşi sıra…

Hakemlik bir maç değildi izlediğimiz maç. Ama işaret çok geldi Beşiktaş’a Benfica maçıyla zirve bile yaptı bu uyarılar. Şenol Güneş taktiğiyle ilk yarı 3’lük olan Beşiktaş ikinci yarı oyuncuların inisiyatif almasıyla skoru dengelemeyi başardı ve deyim yerindeyse tarih yazdılar.

Sonra gelen Fenerbahçe maçı, takım bir kez bile ceza sahasına girmedi. Defansif oyun anlayışında bile kontratak anlayışı hakimdir Beşiktaş bırakın kontrayı orta sahaya yaklaşmaya korktu. O maçta da Allah yardım etti beraberliği kurtardı Beşiktaş. Şimdi geldi Kiev maçı…

Bu lastiğin bir yerde patlayacağı belliydi ama

 Şenol Güneş kesinlikle rakip analizi yapmıyor. Ya Beşiktaş’ı çok abartıyor ya da kendini. Ben istediğim oyunu kabul ettiririm ön görüsüyle takımı sürüyor sahaya. Sonra ne oluyor boy ortalaması 1,90 olan takıma karşı orta açıp gol bekliyoruz.

Oyuncu seçimleri her maç saç baş yoldurur cinsten oluyor. Şu maçta bakıyorum defansta Rhodolfo yerine Tosic oynuyor. Tamam Rhodolfo uzun zamandır futbol oynamıyor. Bunda sakatlığının rolü bulunsa bile sakatlık sonrası ona forma vermeyen Şenol Güneş’in de büyük payı var.

Fakat Şenol Güneş maç kondisyonuna göre oyuncu seçmiyorki! Bakın Fenerbahçe maçında ilk 11 sahaya sürdüğü ve takımın en iyi oyuncularından olan Kerim yedek, yerine bu sezon hiçbir maça ilk on bir başlamamış Olcay ilk on bir başlıyor oyuna.

Yuh artık dememe kalmıyor Fenerbahçe maçının son yarım saati de dahil olmak üzere oynadığı tüm maçlarda ayağına gelen topları ezen, bırakın şutu pas veremeyen Aboubakar Beşiktaş’ın gol umudu olmuş. Rüya mı bu demeye kalmıyor son maçta harika bir performans ortaya koyan Gökhan Gönül yedeğe çekilmiş yerine Beck başlıyor.

Bir tek bana mı öyle geliyor bilmiyorum ama beceriksiz ve çelimsiz Oğuzhan sahada, Napoli’den gelişi olay olan hangi takıma koyarsan koy fark yaratacak Gökhan İnler yedek.

Birader sen bu kadar fantezi yaparsan, sonuç bu olur tabii ki demeden geçemiyorum Şenol Güneş beye. İşin ilginci Beşiktaş’ın kötü oynadığı tüm bu maçlar sonrası Şenol Güneş ya hakem dedi ya da federasyon. Kimse de ağa sen nasıl böyle konuşursun bu takım dökülüyor yahu diyemedi!!!

 Kızmasın hiç Beşiktaşlılar bu sonuca, olacağı buydu. Belki Fikret başkanın kafasında bir şimşek çakarda devre arası gönderir Trabzon’a sevgili Şenol hocasını ve takıma adam akıllı teknikl direktör ve oyuncular alır.

Tabii bu kadar kötü oyunda yönetimsel hiç mi hata yok derseniz? Var tabii hem de gani gani. Güzel kardeşim takımın yarıdan fazlası kiralık oyunculardan oluşuyor. Hangi oyuncular kiralanır bir düşünelim. Birinci seçenek oyuncu iyiyse yani gideceği takımda fark yaratacaksa ya satarsın ya da kendin oynatırsın.

Gelecek vadediyor ancak bugün çalışmıyorsa o zaman kiraya verirsin ki oynasın gelişsin. Beşiktaş, takımı böyle kuruyor iki sezondur. Geçen sezon Avrupa defteri erken kapandı, üstüne kupadan erken elenildi ligi kotardı Beşiktaş. Bu sezon ise bağıra bağıra giden Sosa’nın yerine kimse alınmadı. Talisca diyenler futbol fukarasıdır.

Talisca kesinlikle 10 numara vasfı olan bir futbolcu değil. Gomez bu takım fena kalmam burada dedi, gitti. Yerine Aboubakar’ı aldınız. Aboubakar ancak tribünden bu takıma bakar, bunu da kabul etmeyen gitsin satranç seyretsin. Kaleci içinse artık hiçbir şey demiyorum. 

Ama Fikret Orman tek adam olacağım derdine düşüp Erdal Torunoğulları, İbrahim Altınsay gibi değerleri küstürdü sonra o efsane transferler yapılamayınca tutuştu hemen Erdal Torunoğullarını gönüllemeye çalıştı.

Kısacası Fikret Orman egosu ile Şenol Güneş egosu bir araya gelince böyle bir takım çıktı ortaya. Bu maç önemli değil hakem katletti Beşiktaş’ı diyenler ise kesinlikle Beşiktaş’a kötülük ediyorlar. Dinamo Kiev toplam bu maça kadar 2 gol atmış biri Beşiktaş’a…

Dolayısıyla bırakın hakemi, UEFA, FİFA hatta rakip 22 kişi çıksa sahaya yeneceksin bu takımı. Yapamıyorsan hatta 6 tane de gol yiyorsan bu lig fazla sana git şimdi UEFA Avrupa Liginden de elen Süper Ligde ilk 3’e oyna derim…

Ekleme Tarihi: 7 Ara 2016 00:46