GÖKYÜZÜNÜN MATEMATİĞİNDE YAY YENİAYI

Karanlıkları aydınlatan ışıklarımız halayla merhaba diyor bize gölgelerin evinden ve elinde ahlakın, ınanışların meşalesi olsa da Aslan edasıyla atıyor adımlarını bu yeniay.

Ve bir de işin içine kraliyet yıldızları dediğimiz mahşerin dört atlısından antareste dahil oluyor, ışıklarımız ile kavuşum yaparak.

Bir başka deyişle dört büyük melekten batının gözcüsü veya akrebin kalbi olarak adlandırılan Azrail iş başında.

Hal böylesi bir gökyüzünün eşliğinde olunca etkisi devasa olacağının kanıtıdır. Biz biliyoruz ki kraliyet yıldızları ödülü de sınavı da BÜYÜK yıldızlardır.

Gücü kudreti seven bu yıldızlar gücü kudreti kötüye kullanmayı, kibiri, yalanı, intikamı, aşırılığı, manüplasyonu hiç sevmez, kutsal kitabımızdaki uyarıları tüm insanlığa ferman geçer.

Antares aşırılığı ve kibiri hiç sevmez. Oh ne alâ, tam temizlik vakti. Öylece sil süpür götür. Dünyamızın çivisi çıkmış durumda idi, çok iyi bir destek geldi gökyüzünden.

Hodri meydan her şeye sahibim diyen güç meraklılarına, hodri meydan görevini kötüye kullanan zirvedekilere! Büyük oynuyor gökyüzü bu defa…

Biz kendimizdeki bilinmezliklerimizle dipsiz kuyularımızla buluşacağız. Gölgelerimizi yok eden karanlıklarımızı aydınlatan güneşimiz ayımız bizimle ne de olsa.

Retrolar yalnızca geçmişi getirmez önümüze, bize yavaşla der, sindire sindire ilerle, sindiremediklerini getir sofraya, gökyüzünün kolaylaştırıcı etkisi ile gözden geçir yeniden, ya tükür gitsin dönüp arkaya bakma, ya da dönüştür ihtiyacın olana, der.

Ayrıca bu defa çok nadir görülen bir güzellik eşliğinde sunuyor bize gökyüzü. Daha önce ertelediğimiz, üstünü öttüğümüz, kaçındığımız ne varsa, onlardan, özellikle irdelenmesi bizim hayrımıza olanla, zihnimizin dikkatini celbeder.

Burada sadece irdelemeyi sunmaz, zihni geliştirici, açıcı, yeni fikirleri, yeni çözümleri de beraberinde sunar. Bu yeni ay dönemi tam bi “aydınlanma zamanı” ile bizi buluşturuyor.

Allah’ın lütuflarıyla sarıp sarmalanıyoruz gerçekten, çok nadir görülen bu durum tez klavuzu eşliğinde yüksek lisans bitirme projemize denk gelişi şu ana kadar ki tevafukların en güzeli. Rabbim yar ve yardımcımız olsun inşallah..

Her şeyin 12.evde olması bizleri tedirgin etse de, korkuları bilinmezlikleri değil, ödülleri büyük geliyor bizlere.

Ve ilginç olanı, bu evimiz, bize, kendimizle baş başa kalmamızı kendimizi keşfetmemizi talep ederken kadersel amacımıza da hizmet eder bu yaklaşım.

Aşık Daimi ve Yunus Emre’mizin sözleriyle daha da perçinlenir içimize, içimizdeki BEN’e. Mistik mektubumuz eşliğinde.

Değişim dönüşüm denge 3D vizyona girmişti çoktan şimdi elimize gelen mistik mektup ile somutlaşan olacak bizde.

Hatırlayan olalım daha önce bize bir versiyonu bir fragmanı ön gösterim olarak sunulmuştu.

Yeni dünya İÇİN, yeni simyaları yapmaya!

Hiç bir şey dışarda başlamaz, her şey içeride başlar! Simya içeride başlar. Gökyüzünün Matematiğinde böylesi devasa olayların yeryüzünde de izdüşümleri olacak elbet, bu ne demek?, tarihi yerleri anımsayalım, o dev kapıları hatırlayın, teşbihte mübalağa olmaz der atalarımız.

İçimizdeki kapıya varabildik mi? Kapı içerden açılır, anahtar içerdedir.

Kapı da anahtar da sensin!

İçimizdeki hangi kapı dersek? İşte tezahürü mümkün olmayan büyüklükte bir kapı, açmaya hazır mısın?

Devasa özelliğe sahip yönlerimizi keşfedelim birlikte!

Zaten bu yeniayın bize gösterdiği hedef,

Aşkla ilimle lütufla Selamen selame tüm yaratılmışlara.