Gökyüzünün Matematiğinde Boğa Burcunda Ay Tutulması
Gökyüzünün Matematiğinde gönül diliyle akan aktaran olmaya başlayalım, selam olsun gökyüzünün aşıklarına! Boğa Burcunda Ay Tutulması neler getiriyor?
Gökyüzünün Matematiğinde gönül diliyle akan aktaran olmaya başlayalım o vakit, selam olsun gökyüzünün aşıklarına…
Baba evinden, değerlerimiz üzerinden, kapsayıcılığı büyük, devri alemlere sebep olacak etki gücü ile bize merhaba diyen bu tutulma geçmişi ve tüm bildiklerimizi ters köşe ederken duygusal dağınıklık, karamsarlık, kararsızlıklarla kişisel olarak bizi tanımlayan her şeyi çorba edecek.
Fabrika ayarlarına döndüren resetleme işlemine benzer bir süreci başlatacak. Serdeki sis bulutu, vesveseler zihnimizi bulanıklaştıracak.
Vatanımızı bütünü ile etkisi altına alan, bir o kadar da hiçbir riski gözetmeksizin olayları, olguları başlatma potansiyeli oldukça yüksek olan bu tutulmanın üst oktavlardan tesirleri görünür olacak.
Hava elementinin hiç olmayışı düşünme yetisi yokluğu gibi, mantığın olmadığı hallerimiz ile ateş elementinin azlığı, karanlığın dipsizliğini büyütebilir.
Işığımıza sahip çıkmamızı hatta bu dönemde bulunduğumuz ortamda mum yakmak ve mum eşliğinde medidatif çalışmalar ile içimize dönmek ışığımızın gücünü artırmak bize iyi gelebilir.
Yakınım dediğimiz kişilerle olan bağlarımız değer kaybederek sıradanlaşacak, yaşadıklarımızı gerçek mi düş mü görü mü idrak gücümüz de değerini yitirecek.
Bu içsel kaos yeni düzenin habercisidir. Tabii bu kaosu yönetmek için çabayı bırakarak kendi merkezimizde dengede olmak, duygusal manüplasyonların farkına varmak, bizi değersizleştirecek her türlü vesveseyi kendimizden uzaklaştırıp içsel yeni keşiflere yer açmak, işte tüm bunlara ek olarak bize zarar veren tüm hallerimizden, olduğumuz yerde saydıran kısır döngülerimizden özgürleştirecek yeniye adım atmakta fayda var.
“Doğru yerde doğru zamanda bırakabilmeyi ve vazgeçmeyi bilebildiğinde özgürleşirsin!”
Aile içimizdeki öfke kontrolsüzlüğü şiddete meyili artırabileceği gibi, sözlü tartışmaların ayyuka çıkmasını da tetikleyebilir. Özel yaşamlarımız özelliğini yitirerek bir vazifeymiş gibi görevmiş gibi disipliner kuramcılığın sorumluluklar abidesine dönüşmüş olabilir.
Duygusuz ifadelerin olduğu maskelerimiz yüzlerimize yapışıp kalmıştır. Bu kurallara riayet etmenin sunacağı düzeni yeni bir tanımla süsleriz.
Oysaki bu düpedüz duygu yitimidir ve süslü cümlelerimizle yaptığımız açıklamalar aslında bahanelerimizdir. Çünkü aşk kural tanımaz, doğal olandır.
Ve yeniden hatırlayan olalım güneş tutulması motorlarımızı ve ay tutulması mottolarımızı:
- “Zalime merhamet mazlûma ihanettir! Maraz doğar!”
- “Gözünü boyayanla değil, gönlünü açanla yoldaş ol!”
- “Dürüstlük, samimiyet, içtenlik ile Hak Hakikate yürü!”
- “İlk adımını adil başlat! “
- “Kendine adil ol ki alemlerde kelebek etkisi yarat!”
- “Ben biz dengesi, yaşamın dengesidir!”
- “Her bir varlıkla olan bağını iyileştir, görüntü netleşir!”
- “Işığın güçlensin, karanlığın dipsiz kuyularında aydınlığın olsun!”
- “Doğru yerde doğru zamanda bırakabilmeyi ve vazgeçmeyi bilebildiğinde özgürleşirsin!”
- “Aşk, varlığın hiçlik makamıdır!”
Yatırımların kendine olsun! Sadece kendini tanımaya doğru içsel yolculuğa ilk adımı at! İçsel keşiflerle yeni baştan yarat kendini!