Gökyüzünün matematiğinde Kova Dolunayı sertlik getiriyor!
Başımızı kaldırıp gökyüzünü seyre daldığımızda, ay kızıl bir halde bizlerle. O dahi bize sert geçecek bir süreci hatırlatıyor.
Başımızı kaldırıp gökyüzünü seyre daldığımızda, ay kızıl bir halde bizlerle. O dahi bize sert geçecek bir süreci hatırlatıyor.
Evet bu hafta başından itibaren, daha yeni ayın etkisi içindeyken dahi, dolunay etkileri ile kendini göstermeye başladı.
2021 Aralık'taki Yay Yeniayı'nda gerçekleşen güneş tutulması yazımızla, gönül diliyle Gökyüzünün Matematiği olarak akan aktaran olmaya başladık. O andan itibaren böylesi sert bir dolunay sürecine şahit olmadık.
Ayrıca Pluto Kova'ya geçtiği için ve sabit yıldızların kardinal gezegenler ile kavuşumu olduğu için, bu etkiler daha da büyürken, globalleşirken kardinal gezegenlerimizin birbiriyle yaptığı sert açılar da olayı provake edecek.
Bu sert açılar ayrıca, tekamülümüzde sıçramaları da işaret ediyor. İçsel yolculuğumuzda neye hizmet ediyor isek o yöne doğru gidişat güçlü olacak.
Bazılarımız için mükafatlar lütuflarla bezeli iken, bazılarımız için derinden yaralayan acılarla dolu, bazılarımız için ise ha varlığı ha yokluğu, boşa yaşanmışlıklar olacak.
Haritanın geneline baktığımızda, 6-12 aksının çalıştığı (güncel olan rutinden↔️ruhsalığa bilinmeyene), hava ve ateş elementi baskınlığı ile kardinal noktalardaki öncü niteliğin hakimiyeti söz konusu.
Zaten bu aşırılıklar, ülkemizi çevreleyen yangınların da bir nevi göstergesidir. Ve dahi yaşananları anlamlandıramamadır.
Öfke patlamaları, hızlı ve düşüncesiz harekete meyil, İçimizdeki BEN’den uzaklaştırır, nefsi hararetlendirir ve can mekanizmasını güçlendirir.
Dolunay, bize maneviyat denizinden seslense de, duygusal ihtiyaçlar için tüm varlıkların korunması için BİR olmayı talep etse de, hizmet etmeye adanmışlığı ön plana çıkarsa da, tüm bunları yapabilmek için önce “Kendin ol!” ve Bizi hedefe götürecek sorumluluklarına sahip çık! der. Hedeflediğimiz şeye ağır ağır adım atarak inşaa etmek bizi başarıya götürecektir.
Duygusal ihtiyaçlar mı, hizmet etmeye adanmışlık mı? Her ikisi de asıl yürüyeceğimiz yoldan bizi alıkoyanlardır.
Maddi manevi değerlerimiz yerle yeksan olabilir, alt üst olabilir. Ani gelişen durumlar karşısında nutkumuz tutulabilir.
Kalbimizi dinlemek, sezilerimize güvenmek, bu şoktan bizi kurtulabilir. Yeniliğe hazır ol, değerleri belirleyen öz’ler, yeniden yenilenecek. İçsel devrim gerçekleşecek. Alıcılarımızın dalkavukluğu bunu perdeleyebilir.
Buradaki zihin vesvesesi her şeyi bildiğimizi düşündürür, bizim yapacağımız denemeleri ve tecrübeleri engeller. Söylediğimizi tekrar tekrar söyleme, yükselmiş gerilim enerjisi öyle bir çeneye vuracak ki bu dedikodular bile bile çoğalacak. Kavgaya meyilli mücadeleci haller artacak.
İntikam kin gibi haset duygularımızın esaretinden kurtulduğumuz da, gökyüzünün desteği muhteşem ötesi olacak. Gizlenmiş olan kral, yeniden yükselecek.
Bizim kişisel çabamız gayretimiz ile her şey mümkün olacak. Her şey yerli yerine dönüş yapacak. Hakikat gün gibi parlayacak. İlahi adaletin varlığı kendini gösterecek.
Aşkla ilimle lütufla Selamen selame tüm yaratılmışlara…