Güneş Tutulması Koç Yeniayı Kül ve Kün
Muhteşem simyaya sahip ateşin gücünü yaşayacağız, su öyle bir eşlikci ki yanmanın derecesini artıracak.
GÖKYÜZÜNÜN MATEMATİĞİNDE GÜNEŞ TUTULMASI (KOÇ YENİ AYI) KÜL ve KÜN
Muhteşem simyaya sahip ateşin gücünü yaşayacağız, su öyle bir eşlikci ki yanmanın derecesini artıracak. Bu iç huzursuzlukların ve bu bunalmışlıkların sonuna geldik. Aldığımız nefes nefes değil sanki, daha derin iç çekmelerimiz ile, nefes ihtiyacımız derinleşiyor.
“Derûnî âşinâ ol, taşradan bîgâne sansınlar. Bu bir zîbâ revişdir, âkıl ol dîvâne sansınlar.”
Bu tutulma oldukça özel bir rakamı çalıştırıyor hem derecesel hem de tutulmanın olduğu ev numarası olarak 9 un hükmü sürüyor. Ay düğümleri burç değiştirmiş olabilir, Koç Yeniayı'ndaki bu güneş tutulması, yaşanılan (17 Temmuz 2023 ila 12 Ocak 2025 arasında) on sekiz aya son hitap ediş ve yine dokuzlar sayısı etkindir.
İnsanı temsil eder dokuz rakamı, ana rahminden itibaren dokuzlar ile sisteme iştirak eder varlığını görünür eyler. Sembolik olarak da vav harfini çalıştırırken de teslim olmayı boyun etmeyi ve ilahi aşkı saf sevgiyi anlatır.
Nefes Ya Hû! Aşkın gücüyle AŞK’ın yeniden dirilişi var. Gidenlere uğurlar olsun! Kalanlara selam olsun!
Bir şey daha var ki içimizdeki var olan inanç sistemimizi ve tüm inanç sistemlerini de sorgulayacağız. Yenidoğan misali hiç bir bilgi olmaksızın; hangisi Hak Hakikat yoluna hizmet eder, atalardan tarihten bize aktarılan tüm inanç sistemlerinden hangisi bize iyi gelir, bizim fıtratımızda var olan hangisidir? Her şeyi sorgulayacağız.
Ve yazılı olan tüm yasaları yeniden sorgulayacağız? İnsanlık adına insanca değerler üzerine, ticaret ile ilgili ve kiralar ile ilgili standardizasyon üzerine, doğa üzerine tarımsal alanda yeniden düzenlemelere şahit olacağız. Kişisel sorumluluklar ve özgürlükler adına hizmeti olan hukuk sistemi de sorgulanacak! İnsanca yaşamaya değer olan yeni düzenlemeler dikkat çekecek. Tüm bunların değişmesini sağlayan büyük ayaklanmaları direnişleri de göreceğiz.
Tutulma hattı içinde içsel bi kaos hakimliğinde sisli beyin etkisindeki bu sürecin, bir kıvılcım ile ateşte yanma ve su harareti arasındayız. İkisi de, ateş yanığı da su yanığı da can acıtır. Madde alemi ile mana alemini bir eylemeyi başarıncaya dek! Kaçmak, yok saymak, görmemek namümkün.
Ruh ile beden arasındaki bağ, rahim içindeki ete kana bürünmüş göbek bağı gibi aşikar olmaya talip ilk adımı atar. İşte bu nokta kıymetli, bir önceki ay düğümü ile şimdiki ay düğümünün içiçe geçmiş halinin dile gelmiş versiyonudur. Şu anda, madde ile mana arasındaki bir başka deyişle günlük rutinimizdeki görünürlükten, ruhsal ve bilinçaltının görünmezliği arasındaki bağdan, ben biz köprüsündeki görünürlüğe davet var.
İlişkilerimiz, tüm varlıklarla olan bağlarımız ateşin simyası ile KÜL den KÜN e geçiş yapacak. Bağlarımız en kritik döneminde! Tüm varlıklar ile kurduğumuz bağlar, enerjiler, eşyalar, doğa, hayvanlar ve insanlar! Ve en önemlisi kendimiz ile kurduğumuz bağdır. Bağ ne yok olur, ne kaybolur ne de aynı kalır. Yeni formda bağ ile tanışacağız. Farklılaşma cüzzi değil külli olarak gerçekleşecek. Tek başına değil, Biz içinde birliği var edinceye dek!
Su simyası ile halden hale geçişlerimiz, ölmeden ölmeyi deneyimlemeyi, teslimiyeti gerçekleştirecek!
Bu olduğunda ne sen varsın ne ben ne de biz! Yeni dünyanın yeni insanı, YENİ BİZ’i yaratacak.
Nasıl mı?
Her birimizin kendi simyası ile gerçekleşen YENİ BEN sayesinde!
Öyle bir yerdeyiz ki, sıfır noktasında!
Resetleneceğiz!
Lakin insan resetlendiğinde fabrika ayarına dönemiyor. Yaşanmışlıklar bizi biz yapan, hiç biri yok olmuyor, sadece kendimizi kendimizde kaybediyoruz.
Kayboluşumuz da hayırlara vesile olsun!
Ve burada yeniden soruyoruz,
BEN kimim?
BEN neyim?
Yenidoğan misali kendimizi tanıyamayacağız, etkiye tepkilerimiz şaşırtacak! Ben bunu iyileştirmiş idim, diye düşündüğümüz yön verdiğimiz alışkanlıklar dahi sıfırlanıyor. Biz nice yollar katetmiştik, o yolun edinilmiş karakteri kayıplara karışmış sanki!
Yol mu değişti, yön mü değişti? Nedir bu durum acep?
Yeniden doğuşumuz özgünlüğümüz içinde özgür olarak bağımsızdır ve hürdür!
Sadakatimiz bağımız vatanımıza ve bayrağımızadır!
Bu tutulma gündüz Aslan kükreyişi etkisinde, gece ulumalar eşliğinde ve her ikisini bir eyleyen geceyle gündüzü GÜN eyleyen, ulu dağların zirvesini yıldızlarla bir eyleyen, vatan ile bayrak sevdasında varlığını gösterir.
BEN’i ben yapan her değer ile kendi sahnemizde VAR oluşumuzu müjdeler bize! Varlığını YÜCELT; ayakların toprakla buluşsun köksal derinlere, başın arşa yükselsin hayallerin gerçek olsun. İkiyi bir eyleyen ELİF OL, gök ile yer arasında! Elif duruşumuza selam olsun!
Nefes Ya Hû! Aşkın gücüyle AŞK’ın yeniden DİRİLİŞİ var. Gidenlere uğurlar olsun! Kalanlara selam olsun!
KÜL den KÜN e yolculuğumuz, aşkla ilimle lütufla ilerlesin! Bu tohum bambaşka tam bir bilinmez! Yeni dünya da YENİ BEN e selam olsun!
Selamen selame tüm yaratılmışlara aşkla ilimle lütufla…