Kova Dolunayı ve Dönüşüm Çağrısı

Hem bireysel hem toplumsal hem de evrensel düzeyde değişimin, dönüşümün ve güç dinamiklerin ön plana geçeceğinin anlatan kova dolunayı, adalet, eşitlik, uyum ve denge temalarıyla bizi selamlıyor.

Bireysel olarak enerjinin gizli alanlarda veya bilinçaltında çalıştığı, bilinçaltı süreçleri, manevi arayışları ve geçmişin gölgelerini bize sunacaktır.

Kendimizden dahi sakındığımız gölge yanlarımız, bilincimizi korumak için bilinçaltının gizledikleri ve üzerini örttüğümüz veya kaçındığımız her şey, ani olgularla pat diye gün yüzüne çıkabilir. , Tabii harekete geçmemizi engelleyen durumlar ve gizli güçlerle uğraşmak zorunda kalsak dahi cesaret edip eyleme geçenlerin tüm bu hususlarda arınması mümkün olabilir.

Tezkiye çalışmalarımızda niyet oldukça büyük önem arz ediyor. İyi düşünülmüş niyet ile zor olan kolaylaşabilir.

İlişkilerimizde adaleti, hakkı, eşitliği, uyumu ve dengeyi sorguladığımız bu süreçte, gökyüzünün güçlü motivasyonu bizimledir. Yara aldığımız yerler ile yeniden buluşan olacağız

Derinden gelen ve kaynaklanan krizlerin, ölmeden ölmeyi deneyimleteceği, bir de üzerine yeniden doğuşun sancılarının ekleneceğini düşündüğümüzde “yeni ben” için köklü ani değişimleri işaret ediyor.

Dirayetle elif olmayı bilenlerimizin mükafatları da büyük olacaktır. Tüm sorumlulukları alabilenleri de kastediyor.

Beklenmeyeni bekleyeceğimiz süpriz değişimler bireysel ve toplumsal krizlerin etkisiyle de tetiklenecektir.

Aynı zamanda bu durum gizli kalmış ya da bastırılmış olan bilgilerin, sırların ortaya çıkacağına ve güçlü bir kişisel dönüşüm sürecine işaret edebilir. Entellektüel anlamda çok hızlı değişimler ve düşünsel devrimler yaşayabiliriz.

YAPISAL DÖNÜŞÜM

Aile, kökler, ev hayatı ve duygusal temellerimizle ilgili tam bir dönüşüm, güç ve yeniden doğuş söz konusu olabilir. Direnç göstermek can acıtacaktır.

Toplumsal yapılar ve bireysel özgürlükler üzerine yoğunlaşan bu dönüşüm oldukça derinden etkileyen geriye dönüşümsüz izler bırakacaktır.

Aile yapıları, ev yaşamındaki dinamikler, geçmişten gelen kalıplar ve geleneklerle çatışan, devrim niteliğinde değişimler ile iç içe olacağız, yüzleşmelerimiz sert olabilir.

İçimizdeki kurtların güveye dönüşmesini beklemeyin, içten içe sizi kemirip boşaltmasına müsaade ettiğinizin farkına varın. Güve ne zaman olur, miadı geçtiğinde, aldığımız ürünü kiler de unuttuğumuz da!

Eeeeh, işte! Şimdi içeride dip köşe de neler neler unuttunuz hatta bile isteye üstünü örtüp kendi kendinize unutturduğunuz neler var neler?

Şimdi ekskavator var bizim için, en derinlerimizle yüzleşmeye var mıyız?

BABA BİZİM İÇİN NEDİR?

Bazılarımızın babası vefat etmiş olabilir bazılarımız babasının kim olduğunu bilmiyor olabilir. Ancak varlığı bizimle bizim içsel değerlerimizdedir. Çocukluk travmaları dahil baba dediğimiz varlığın bizdeki yansımaları ile halleşeceğiz.

Babasından hiç değer görmemişler, değersizlik duyusunu yaşatan süpriz olgularla buluşabilir. Bazılarımız için baba varlığı öfke, baskı, kontrol ve yasaklar sembolü olabilir. Bazılarımız için ise ha varlığı ha yokluğu dediğimiz ilgisizliği sevgisizliği temsil ediyor olabilir.

Ve her birimiz için az kolay haller ile halleşmelerimiz olacağını bize hatırlatıyor. Allah yar ve yardımcımız olsun. Yine de gökyüzüne teşekkürlerimizi sunuyoruz. Tezkiye her alanda var ve bizi destekleyen gökyüzü var. Yüzleşmelerimiz kolaylıkla olsun inşallah.

DUALAR, NİYETLER!

Bu kova dolunayı dönüşümü bize sunarken şunu da hatırlatıyor. Niyetimiz nispetinde gerçekleşecek bu dönüşüm. Söz büyüdür der atalarımız, mitolojik bir kavram olsa da hakikatin ta kendisidir. Söylediğimiz söz; kendimize, muhatabımıza ve bütüne faydalı mıdır?

Bin düşün bir söyle! Söz gümüş ise sükut altındır. Bize bizi uyaran atasözlerimizde bu hakikati destekler. Önceki bilimin sundukları yeni keşflerle değerini yitirdi. Şimdi kuantum fiziği ile bilimsel açıklamalar var. Yani bilim zamana karşı koyamaz ve değişime yeniliğe açıktır.

O zaman bu dünya için bedenlenmiş varlıklar olarak buradaki vazifemizi layıkıyla yapabilmek için ve yaşamımızı inşa edebilmek için bilimi takip ederiz de kendi içimizle içsel yolculuğumuzu neden görmeze alırız. Ve bizim bir sözümüz var, instagram profilimizde de görünür olan;

“ Söz kainatın sırrını taşır, SÖZ’e vakıf değilsen susmayı tercih et, dinle!

Kelam’ın hayatın kendisidir.”

Ve sosyal medya da hepimiz gördüğü bildiği bir tümce de var, kelimelerini değiştir, konuşmaların değişir, konuşmaların değişince davranışların değişir, davranışların değişince yaşamın değişir.

Şimdi kelimelerin önemini daha bir vurguladık. Niyetimiz ne kadar kıymetli, bu halleşmelerimizde seçeceğimiz kelimeler ya halleşmelerimizi kolaylaştıracak ya zorlaştıracak ya da neydüğü bilinmeyen belirsizliklere salacak bizleri.

Dualarımız da oldukça kıymetli seçtiğimiz kelimeler fıtratımıza uygun değilse boş yere dua ederiz, her birimiz kendi fıtratımız hakikatimiz nispetinde dualarımız gerçekleşecektir. Bir de dua ederken unutulan bir husus var. Bir örnek üzerinden gidelim.

Biz sağlık hususunda bir dilekçeyi belediyeye değil il sağlık müdürlüğüne yazarız değil mi? Duamızı ederken de duamızın içeriği ile ilgili yüce yaradanın subuti sıfatlarından hangisinden niyaz ederiz, dilekçenin başlığını da belirtelim olur mu?

Duamız kabul olsun!

Niyetimiz gerçekleşen olsun!

Halletmelerimiz kolaylıkla olsun!