Köşe Yazısı Güncelleme Tarihi: 20 Eki 2023 18:25

Milli Gecekondu Hareketi!

Türkiye de 1.6 milyon konut boş. 5 milyon kişinin yaşayacağı konut boş olarak duruyor. Peki bu durumda neden konut sorunu var?

konut

Türkiye'de yaşayan insanların genel çoğunluğunda kültürel olarak gece eğlencesi ya da iş çıkışı bir yerlere takılarak bir iki saat vakit geçirme gibi alışkanlıkları yoktur.

Ülkemizde yaşayan insanların genel çoğunluğu için konut yuvadır , aile ile beraber vakit geçirilen yer, kendilerine özel bir alan , bir çeşit kaledir.

Kültürel olarak kutsal kabul edilir. İnanç , ahlak ve yasal olarak ev, konut, yuva nasıl adlandırırsanız her bakımdan tam bir korumadadır.

Her kadının ilk talebi ailesi ile başını sokabileceği bir yuvadır.

Konut ülkemizde önem verilen bir konu olduğundan sürekli basında ve sohbetlerde gündeme gelmektedir. Hükümetlerin ve siyasetinde oldukça önem verdiği bir konudur.

gece kondu 1

Türkiye’de konut sorununun dört ana yönü vardır. Bunlar konut sayısı, mevcut konutların niteliği, şehirleşme, finansal olarak konuta ulaşmak.

Nicel olarak yani konut sayısı olarak Türkiye'deki konut sayısı bana göre yeterlidir.

Yaptığım araştırmalarda ülkemizde 40 milyon konut bulunduğu görülmekte ve bu durumda ülkemizde yaşayan her iki kişiye bir konut düşmekte.

Akşam dışarı çıkınca bakın ne kadar çok evin ışığı yanmıyor. Gece büyük sitelere ya da apartmanlara bakınca kullanılmayan daireler net gözüküyor.

TÜİK her yıl yapı kullanım izin belgesi ve ilk el konut satışı sayısını verir. Bu ikisinin arasındaki fark bize konut stokunu gösterir.

Bu hesapla Türkiye de 1.6 milyon konut boş. Kısacası en kötü ihtimalle yaklaşık 5 milyon kişinin yaşayacağı konut boş olarak duruyor.

Konut 1

Peki bu durumda neden konut sorunu var?

Bir kısım vatandaşımızın çok sayıda konutu olması ve bazı vatandaşlarımızın maalesef konutunun olmamasıdır. Buna da gelir dağılımı adaleti veya adaletsizliği denilmektedir.

Değerli okuyucum ülkemizdeki tüm vatandaşlarımıza ihtiyaç duyduğu kiralık veya satın alacağı evi bulmayı ben garanti ediyorum, tabii burada küçük bir parantez açıyorum, fiyat konusu piyasada oluşan fiyata bir şey diyemem.

Her yerde kiralık veya satılık konut var. Kiraların veya satılık konutların fiyatlarının yüksek olması veya kira ödeyen kişilerin gelirlerinin düşük olması konut sorunundan ayrı bir sorundur. Gelir dağılımı adaletsizliği veya gelir düşüklüğünden kaynaklanmaktadır.

Gelir dağılımı zaten ana sorundur. Alt ve orta gelir gruplarının konut sahibi olmaları, kısacası asgari ücretli bir ailenin konut alması maalesef şu an mümkün değildir.

anahtar

Asgari ücretli veya düşük ücretli gelir dağılımının belli seviyesinin altında olan aileler ve insanlar konut sahibi olamayacak mı? Bu sosyal bir sorun mudur? Kesinlikle sosyal bir sorundur.

Alt ve orta gelir gruplarına yönelik konut edindirme çalışmaları ülkemizde TOKİ kurumuyla yapılmaktadır.

Alt ve orta gelir gruplarının konut sahibi olmasını sağlamak oldukça büyük bütçeler gerektiren, bütçeden büyük aktarımlar gerektiren bir sorundur.

Keşke büyük yeraltı zenginliklerimiz olsa da evi olmayan yeni evlenen çiftlere evlendikleri zaman bir ev hediye edebilsek.

Ben servet düşmanı değilim vergisi verilmiş her kazanç haklı kazançtır.

Bu durumda yatırım amaçlı alınmış konutların vergilendirilmesini konut yada barınma anlamında düşünmemeliyiz.

Her kişi veya ailenin yaşadığı konut kutsal bir alandır. Ama ikinci, üçüncü ve hatta 50. Konut kutsal değildir. Yatırım amaçlı ise tabiki vergilerinde yüksek olması doğrudur.

konut ev

Hatta bu vergilerden gelen kaynakların TOKİ kurumuna aktarılarak orta ve düşük gelirli vatandaşlarımızın konut sahibi olmasını sağlamalıyız.

Bu şekilde vatandaşlarımızın çok sayıda gayrimenkul sahibi olmasından herkes memnun olacaktır.

Devlet görevi olan barınma sorununa kaynak aktaracak, gayrimenkul sahipleri ülkelerinde yaşayan düşük gelirli insanları konut sahibi yapmanın hazzını duyacaktır.

Konut sahibi olan vatandaş için devletine olan bağlılığı kat ve kat artacaktır.

Değerli okuyucular barınma bir ihtiyaçtır. Yatırım yeri değildir.

Yatırım amaçlı konut alımı sonucu sıkıntı yaşayan yakın zamanda ki en büyük örnek Çin’dir 1.5 milyar insanın yaşadığı Çin’de milyonlarca konut boş.

Sorun şu değerli okuyucularım konutların boş olması demek içinin boş olması demek değildir.

Birden çok konut sahibi kişiler emlak piyasasının çökmesi halinde ellerindeki fazla konutları satmaya kalkarlarsa seyret haykırışları.

Çin’de bile şu an konut fiyatları yüzde 60 değer kaybetmiştir. Düşünün 1 milyon liraya aldığınız konut 400 binlere düşüyor.

Alt ve orta gelir gruplarına tarım arazisi dışında bulunan arazilerin alt yapıları hazırlanarak küçük arsalar seklinde satılması bu sorunun önemli bir çözümü olabilir.

Ülkemiz iktisadi tarihinde şehirleşmenin Oldukça hızlı olduğu zamanlar Büyük şehirlerde hızla büyük gecekondu bölgeler oluşmuştur.

Bu örnekte de görüldüğü gibi alt gelir gruplarına sağlıklı altyapıya sahip arsa verildiği takdirde hızlı bir konutlaşma sağlayabilmektedirler.

konut

Alt gelir grubuna verilen arsaların üzerine ev yapmak için düşük faizi uzun vadeli krediler sağlanması süreci hızlandırmak açısından oldukça faydalı olacaktır .

Zamanla alt gelir grubu evini güzelleştirecek geliştirecektir Hatta ihtiyaç olması halinde bir kat daha çıkacaktır.

Alt ve orta gelirli kesimin konut sahibi olmasının bir çok yöntemi olmakla beraber yukarıdaki yöntemin ülkemiz için oldukça uygun ve ucuz bir yöntem olduğu görüşündeyim.

Devlet bütçesine dayanarak alt ve orta gelir grubunu konut sahibi yapmak maalesef tam anlamıyla mümkün değildir.

Bu sebepten özellikle alt ve orta gelirli ailelerimiz için arsa üretimi oldukça düşük maliyetli bir proje olacaktır.

İstanbul gibi büyük şehirlerde ise yeni Metropol alanların oluşturulması şarttır.

Yüksek katlı büyük siteler küçük daireler bu metropol alanlarının metro ya da tramvay hatları ile merkezlere bağlanması Büyük şehirlerde konut sorununa bir nebze fayda sağlayacaktır.

Büyük şehirlerde konut sorunun çözümü düşük metrekareli küçük dairelerdir.

Alt ve orta gelir grubu vatandaşlarımız için ucuz konut ve arsa üretmek zorundayız.

Bankacılık sisteminden ilk konutunu alacak aileye düşük faizli konut kredisi sağlayarak konut sahibi olması teşvik edilmelidir.

İlk konutunu alacak ailenin ve satacak kişiler ve firmaların tüm resmi ücretleri vergileri, tapu masrafları, harçları sıfırlanmalıdır. Her ailenin bir konutu olması devletin temel görevlerindendir.

Dikkat edin aile kavramını kullanıyorum. Bekar vatandaşlara bu destekleri sağlayamayız.

Sonuçta devletin sınırlı kaynaklarını en verimli şekilde kullanmalıyız. Devletin en önemli görevlerinden biride aileyi korumaktır.

Konut anayasal bir haktır.

Ekleme Tarihi: 20 Eki 2023 18:00