Çevre Güncelleme Tarihi: 10 Ağu 2022 22:00

Otomobil lastikleri karadaki ve sudaki yaşamın sonu olabilir

ABD’li bilim insanları tarafından araç lastikleri ile ilgili 15 yılın sonunda elde edilen bulgu suda ve karadaki yaşama dair endişeleri artırdı.

lastik eski lastik lastik atığı

ABD’de somon balıklarının toplu ölümü üzerine yapılan araştırma araç lastikleri ile ilgili çok önemli bir sorunu ortaya çıkardı. Otomobil lastikleri sudaki yaşamın sonu olabilir, insan türüne etkileri ise belki de korkulacak boyutları çoktan geçti.

Somon balıklarının toplu halde ölümünü araştıran bilim adamları, onlarca yıl sonra ölümlere nedeni buldu. Elde edilen sonuçlar sizi de şaşırtacak.

Koho Somonlarının ölüm nedenini bulmak onlarca yıl sürdü

Dünyayı tehdit eden iklim krizinin yanı sıra çevre kirliliği de dünyayı daha az yaşanır hale getiriyor. Özellikle denizlerde ve okyanuslarda toplu balık ölümleri bilim insanlarını alanda çalışmaya yönlendirdi.

Pasifik okyanusunda araştırma yapan bilim insanları üremek için Washington eyaletindeki Puget Sound’un akarsularına dönen Koho Somon türünün toplu ölümlerine şahit oldu. 10 yıllarca yapılan araştırmalar toplu ölümlerin nedenini ortaya çıkarmamıştı. Toplu ölümlerin gizemini çözmek için yıllarca emek veren bilim adamları sonunda bir ayrıntıyı fark etti. Somon balıklarının ölümü şiddetli yağışlar sonrasında meydana geliyordu.

Toksikologların bulduğu sonuç şoke ediciydi

Kimyasallar ile biyolojik sistem arasındaki etkileşimleri, zararlı sonuçları yönünden inceleyen, zehirbilimciler yani Toksikologlar, yaptıkları incelemede ilginç bir sonuca ulaştılar. Çalışma yaptıkları akarsu o bölgedeki golf sahasının içerisinden geçtiği için toksikologlar pestisitlerden şüphe etmişti.

Fakat yaptıkları incelemede suda böcek ilacı olduğuna dair hiçbir belirti bulamamışlardı. Araştırma sırasında toksikologlar, toplu somon ölümlerini araştırırken metaller ve hidrokarbonlar gibi kimyasalları, oksijen eksikliğini ve hastalık ihtimalini araştırmalarına dahil etmediler.

Araştırmadaki en önemli bulgu akarsuyun yakınındaki yoldan elde edilen gerçek akışı incelediklerinde gerçekleşti. Bulgularını test etmek amaçlı kullandıkları somonu bu şartlara maruz bıraktıklarında zehirlenmenin gerçekleştiğini fark ettiler. Üstelik sonuç şok ediciydi balık saatler içerisinde öldü.

Bilim insanlarının Koho Somonları’nı öldüren nedeni bulması 15 yıl sürdü. Bu somon türü Kuzey Pasifik Okyanusu’nda görülen önemli bir tür.

Araç lastikleri zehirlenmenin faili olabilir miydi?

Washington Eyalet Üniversitesi'nde sulardaki zehirlenme alanında çalışma yapan yardımcı doçent Jennifer Mclntyre, bulgulardan yola çıkarak daha zor olanın yağmur suyunda neler olabileceğini araştırmak olduğunu kaydetti.

Bilim insanları araştırmanın başında araç lastiklerini test ettiklerinde etkileri tam olarak anlamamıştı. Fakat oto lastiklerinin çevreye olan kirletici etkisini biliyorlardı. Doğru yolda oldukları konusunda kuşkuları yoktu.

Yaptıkları araştırmada matkabın ucuna parmasan peyniri rendesi takarak küçük plastik parçalarını dikkatlice kazandıktan sonra bunları suyun içerisine koydular. Araştırmada tüm balıkların öldüğü ortaya çıktı. Ve bu sayede balıklarda ki toplu ölümlerin nedenini ortaya koyabilirler.

Balıkları öldüren 6PPD-kinon olarak bilinen toksik bir kimyasaldı. Lastikteki bu kimyasal “lastiklerin korunması ve parçalanmasını önlemek” üreticilerce kullanılıyordu. Çalışma sonuçları 2020 yılında yayınlandı. Gizemli kirletici ve balıkların toplu ölümüne neden olan durum ortaya çıkmış oldu.

Okyanustaki en önemli mikroplastik kaynakları

Özellikle denizlerdeki ve okyanuslardaki yaşamı tehdit eden Nedenlerin başında mikroplastikler geliyordu. Okyanuslarda ne ararsan var. Lastik parçacıkları, sentetik kauçuklar, dolgu maddeleri, yumuşatıcılar ve yol yüzeyindeki parçacıklar ve lastik parçalarının karışımı var. Çevre bilimcilere göre bunlar okyanustaki en önemli mikroplastik kaynakları olarak kabul ediliyor.

Araçların hızlanması ve frenlemesi esnasında oluşan mikroplastik parçacıklar, yağmur ve rüzgarla taşınıyor. Yağışlarla birlikte nehirlere ve denizlere akıyor ya da kanalizasyonlar aracılığıyla suya karışıyor. Kanalizasyona karışan atıkları atmosfere ulaşıp oradan yeniden okyanuslara dönüyor.

2020 yılında yapılan araştırmada ilginç bir bulgu daha ortaya çıktı. Rüzgarın savurduğu mikroplastiklerin, nehirlere nazaran okyanusları daha fazla kirlettiği tezini ortaya koydu. Her ne kadar mikroplastiklerin tam tespitini yapmak zor olsa da bulgular lastik tozunun mikroplastiklerin önemli bölümünü oluşturduğunu ortaya koydu.

Tekstil elyafı birinci sırada araç lastikleri ikinci sırada

Uluslararası Doğayı Koruma Birliği 2017 yılında dikkat çeken veriler açıkladı. Okyanustaki mikroplastiklerin birinci kaynağının yüzde 35 ile tekstil elyaflarının, ikinci sıradakinin lastik parçacıkları olduğu iddia edildi.

2019 yılında yapılan bilimsel araştırma daha önceki tezi doğrular nitelikteydi. Avrupalı bilim adamları hazırladıkları raporda mikroplastiklerin kaynağının lastiklerdeki aşınma kaynaklandığını ortaya koydu. Ve neticede bunların nano plastik kaynağı olduğu bulgusuna ulaşıldı.

Halen insan ve çevre sağlığına ilişkin verirlerdi eksiklikler mevcut. Bilim insanları emisyon oranlarının sabit kalması veya gelecekte artması durumunda bir yüzyıl içinde ekolojik risklerin yaygınlaşacağını duyurdu.

Bir şeyi kesin olarak biliyoruz o da aşınan lastik parçaların her yerde bulunduğu. Ortalama bir otomobil lastiği kullanım ömrü boyunca yaklaşık 4 kilogram parça kaybediyor. Bilimsel verilere göre yılda 60 milyon ton lastik parçacığı yol yüzeylerine yayılıyor. Bu parçacıklar atmosferde, derin denizlerde, kuzey kutbunda hatta Antartika'da bile bulunuyor.

Ve maalesef durumun daha da kötüye gidiyor. Her ne kadar elektrikli otomobiller egzoz emisyonlarını azaltsa da ağır vasıtalar ve torklu araçların lastik aşamalarının artması bekleniyor.

Denizler ve soluduğumuz havayı kirletiyor

İngiltere'de faaliyet gösteren Hava Kalitesi Grubu 2019 yılında yaptıkları açıklamada uyardı. Şirketlerin kiraladıkları araç filoları elektrikli bile olsa, lastiklerden ve frenlerden doğaya karışan tozların nehirleri, havayı, denizleri kirletmeye devam edeceğini duyurdu.

Kohl somon balıklarıyla ilgili araştırma yapan McIntyre’ın başında olduğu ekip ocak ayında yeni bulgular paylaştı. Lastik ve fren tozlarından meydana gelen 6PPD-kinon atığının somon balıkları için hesaplanandan daha toksik olduğunu duyurdu. Araştırma ekibi bu kimyasalın suda yaşayan canlı organizmalar için çok yüksek derecede toksik ve zehirli kirletici olarak sınıflandırılması gerektiğini ortaya koydu.

Günümüzde bu lastik parçacıkları aynı zamanda halı saha gibi spor tesislerinde de kullanılıyor. Yine bu sahalardan rüzgar yoluyla ya da yağmurla doğaya karışan plastikler zararlı etkilerini sürdürüyor.

McIntyre ve ekibinin yapmış olduğu çalışmanın, geriye dönük olarak 6PPD-kinon maddesinin etkisini soyu tükenmiş su canlıları üzerinde yeni araştırmaları teşvik etmesi bekleniyor.

Bu konuda araştırmalar yok denecek kadar az!

Kanada’da Dalhousie Üniversitesi Ocean Frontier Enstitüsü'nden Dr Steve Allen, uzun süredir mikroplastik konusunda çalışıyor. Atmosferik mikroplastikler konusunda uzman olan Allen lastik parçalarının dünya üzerindeki etkilerinin incelendiği Koho Somonu çalışmasının bir dönüm noktası olduğunu ileri sürdü.

Allen’e göre hızla ilerliyor olsa da mikro plastikle ilgili çalışmalar henüz emekleme döneminde. Allen, son 10 yılda mikro plastikler konusunda yüzden az makale bulunmasının azlığına dikkat çekiyor.

Mikroplastikleri toplamak için cihaz geliştirdiler

Bir grup yüksek lisans öğrencisi Tire Collective adı altında Siobhan Anderson önderliğinde mikro plastikleri lastiklerden toplamak için bir cihaz tasarladı. Grup, lastik tozunu doğanın gizli kirletici olarak tanımlıyor.

Böyle bir tanımlama yapmalarının arkasında bu durumun çok az kişi tarafından bilinmesi yatıyor. Otomotiv devleri Volvo ve Seft ile ürettikleri cihazının geliştirilmesi görüşmeler yapan Anderson, kamuoyunda farkındalığın azlığından şikayet ediyor.

Akciğerlerimiz tehdit altında

Lastiklerdeki aşınma nedeniyle meydana gelen mikroplastikler benzersizler. Üstelik aynı zamanda çok küçük boyutlu olmalarından dolayı hava kirliliğine de neden oluyorlar. Bu plastikler insan sağlığı için de büyük tehlike yaratıyor.

Akciğerlerimiz tarafından 10 mikronun altındaki tüm plastikler solunabilir hale geliyor. Lastiklerden yayılan parçacıklar 2,5 mikron olduklarından zar bariyerini geçme potansiyeline de sahip. Yapılan araştırmalarda lastik tozu partiküllerinin 23 nanometre yani 0. 02 mikrondan daha küçük olduğu bulgusuna ulaşıldı.

Çin'de havaya karışanlar ölüm nedeni olabiliyor

Koho somonları ile ilgili çalışmayı yapan ekipten Washington Üniversitesi doçentlerinden Edward Kolodziej, Çin'de yapılan 2 çalışmaya dikkat çekiyor. Çin'deki lastik tozu kentlerdeki hava kirliliğine büyük boyutta katkıda bulunuyor.

Kolodziej’e göre somon balıklarını öldüren sadece karayollarında yağmurlarla nehirlere akan aynı zamanda ciğerlerimize ulaşan kötü karakterize edilmiş kimyasallar da bunların içerisinde yer alıyor.

Dünyada yaklaşık 300 bin kimyasal üretiliyor

Bilim insanları günümüzde kullanılan binlerce kimyasalın çevre üzerindeki etkilerine ilişkin bilgilerde büyük boşluklar olduğunu ifade ediyor. Dünyada yaklaşık 300 bin kimyasal üretiliyor.

Bunlar içerisinde 20 bin - 30 bini yaygın olarak kullanılıyor. Üstelik bu kimyasalların yüzde 95’inin çevreye nasıl zarar verdiğine dair elimizde hiçbir çalışmada mevcut değil. Bunun nedenlerinden bir tanesi, kullanılan bütün kimyasalların ve formüllerinin tescilli ve gizli ticari bilgi kapsamında olması. Lastik satın aldığınızda lastiğin içerisinde nasıl kimyasalların olduğu kimseyle paylaşılmıyor.

İngiltere’de denizlerdeki riski araştıran deniz çöpleri politikası sorumlusu Frédérique Mongodin, lastiklerden denizlere karışan "kimyasal kokteyller" ile ilgili çok endişeli olduğunu söyledi. Mongodin’e göre lastik tozunu kontrol etmek imkânsız. Avrupa Birliği’nin acilen önlemler alması gerekiyor.

Dünyadaki lastik endüstrisinin büyüklüğü 264 milyar dolar

Dünyadaki lastik endüstrisinin büyüklüğü 264 milyar dolar. Üstelik kendi yaptıkları araştırmalarla mikroplastikler ve lastik aşınması ile ilgili bilimsel verilere de karşı çıkıyorlar.

Son on yılda Michelin, Goodyear ve Pirelli gibi 10 global lastik üreticisini temsil eden Lastik Endüstrisi Projesi Tire Industry Project (TIP), çok sayıda çalışma başlattı. Yaptıkları araştırmalarda lastik ve yol aşınma parçacıklarının (TRWP) çevreye hiçbir etkisi ve sağlık riski taşımadığını iddia etti.

TIP'in yöneticilerinden Gavin Whitmore, okyanustaki mikroplastiklerin ana kaynağının lastik aşınması olduğu fikrine katılmıyor.

Avrupa Lastik ve Kauçuk Üreticileri Derneği, Seine havzasını su havzası olarak kullanıyor. 2018 yılında yaptırdıkları iki parçadan oluşan çalışmada okyanuslara en fazla yüzde 2-5'lik TRWP'nin ulaştığını iddia ettiler. Fakat bu araştırma çevreci gruplar tarafından tepkiyle karşılandı ve bağımsızlığı sorgulandı.

Lastik üreticileri daha şeffaf olmalı

Koho somon balığı toplu ölümleri çalışması sonrası yeni bir gelişme ortaya çıktı. ABD Lastik İmalatçıları Birliği (USTMA) paydaşları ve üyeleri ile birlikte 6PPD'ye “potansiyel alternatif” arayışındaki tartışmalara dahil oldu.

Koho somon balığı türünün kaybı bölgedeki yerli toplulukları önemli ölçüde etkiledi. Kaliforniya'daki bu girişim, lastik üreticilerinin 6PPD'ye daha güvenli alternatif araştırması ile sonuçlanabilir. Üstelik süreci ABD Lastik İmalatçıları Birliği (USTMA) de destekliyor.

Lastik endüstrisinin, lastik aşınmaları sonucu ortaya çıkan kimyasalları değiştirmek konusunda araştırmalarını hızlandırmak için ne kadar şeffaf olacağı henüz bilinmiyor. Fakat bu şeffaflık üreticiye rekabet avantajı sağlayabilir. Lastik üretiminde kullanılan kimyasal malzemeleri paylaşmak zor ve karışık görünse de USTMA araştırmacılar için bir "lastiğe benzer test materyali" geliştirdi .

Bu seçenek karşısında araştırmacılar Lastik şirketlerinden daha fazla şeffaf olmalarını bekliyor. Nitekim ABD’nin Washington eyaletinde Koho Somonlarının toplu ölümlerine hangi kimyasalın neden olduğu bilinmiyor. Bilim adamlarının bu alanda yaptığı çalışmalar ise yıllar aldı.

Çok azımız lastiklerde kullanılan kimyasalları biliyoruz

Günümüzde çok az insan araç lastiklerinin içerisinde kullanılan kimyasalları biliyor. binlerce kimyasalın bir araya geldiğinde nasıl sonuç vereceğine dair hiçbir net bulgu yok. Söz konusu mikroplastikler olduğunda insan yaşamı için güvenli denebilecek seviyenin ne olduğuna dair hiçbir veriyor belki de insanlık olarak o sınırı çoktan geçmiş olabiliriz.

Bu tür riskler sadece Amerika ingiltere veya Avrupa Birliği ülkeleri için değil tüm dünya için geçerli. Özellikle Türkiye'de bu konuda yapılan çalışmalar ve çalışmaların etkisi yok denecek kadar az. Sonuç olarak iş; bilim insanlarının araştırmalarına, kamuoyunun duyarlılıklarına ve lastik endüstrisinin sosyal sorumluluk içerisinde hareket etmesine kalıyor.

Dosya Haber

Ekleme Tarihi: 10 Ağu 2022 22:00