Savcı İtiraf Etti: İmamoğlu Soruşturmasında Hukuk Krizi mi?

Savcıdan Şaşırtan İtiraf İddiası: “Yetişmemiş”

İmamoğlu Soruşturmasında Hukuk Krizi mi?

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 51 kişinin tutuklandığı soruşturmada, savcının HTS kayıtlarıyla ilgili “yetersiz” dediği ve delillerin eksik olduğu iddia edildi. Soruşturmanın aceleyle yürütüldüğü öne sürülüyor.

⸻

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik soruşturma kapsamında ortaya çıkan ifadeler, hukuki sürecin sağlıklı yürütülüp yürütülmediği konusunda tartışmaları alevlendirdi.

Soruşturma kapsamında, İmamoğlu’nun danışmanı Murat Ongun, kampanya direktörü Necati Özkan ve diğer çalışma arkadaşlarıyla telefon görüşmeleri suçlama konusu yapılmıştı. Ancak savcının, suçlamalara dayanak gösterilen HTS (baz kayıtları) raporlarının eksik olduğunu ve daha detaylı incelemenin “yetişmediğini” ifade ettiği iddia edildi.

HTS Kayıtları Bilimsel Değil mi?

Soruşturma dosyasına giren avukat ifadelerine göre, İmamoğlu ile ilgili baz kayıtları 2 kilometrelik bir alanı kapsıyor. Avukatlar, bu kadar geniş bir veriyle yargılama yapmanın bilimsel olmadığını ve neden daha dar kapsamlı HTS incelemesi yapılmadığını sorguladı.

Mahkeme kayıtlarına geçen bir avukatın ifadesi şöyle:

“Savcı, dosyanın tanık ifadeleriyle boş olduğunu, HTS ve MASAK raporlarını bu yüzden aldığını söyledi. Ancak, HTS kayıtları yetersiz. 2 kilometrelik bir baz kaydı bilimsel bir sonuç vermez. Daha daraltılmış kayıtlar neden alınmadı diye sorduğumuzda ‘yetişmemiş’ yanıtını aldık. Neye yetişmemiş? Anlamış değiliz. Bir siyasi yargılamanın parçası olduğumuzu düşünüyoruz.”

İmamoğlu: Çalışma Arkadaşlarımla Görüşmem Suç Sayılıyor

Savcılık tarafından delil olarak sunulan telefon görüşmeleri de dikkat çekti. İddianameye göre İmamoğlu, 5 yıl içinde: • Danışmanı Murat Ongun ile 521 defa, • Kampanya Direktörü Necati Özkan ile 414 defa, • İPA Başkanı Buğra Gökçe ile 38 defa, • Kültür AŞ Genel Müdürü Murat Abbas ile 11 defa telefon görüşmesi yaptı.

İmamoğlu, bu suçlamalara şöyle yanıt verdi:

“Bu kişiler ya benim danışmanlarım ya da çalışma arkadaşlarım. Görüşmelerim tamamen doğal ve iş gereğidir. Hiçbirinde suç unsuru yoktur.”

Savcının “HTS kayıtlarının yetişmediği” yönündeki iddiası, soruşturmanın hukuki güvenilirliği konusunda şüpheleri artırıyor.