Şimşek'ten İmamoğlu Tutuklama Maliyeti İtirafı

Şimşek'ten İmamoğlu Tutuklama Maliyeti Şoku!

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması sonrası Merkez Bankası rezervlerindeki 11 milyar dolarlık erimeyi itiraf etmesi, ekonomik kriz ve siyasi gerilim anahtar kelimeleriyle Türkiye gündemini sarstı. CHP'nin soru önergesiyle ortaya çıkan rakamlar, döviz müdahaleleri, borsa çöküşü ve TL değer kaybını tetikleyen süreci aydınlattı. 💥

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, CHP Milletvekili Ümit Özlale'nin TBMM'ye sunduğu soru önergesine yanıt vererek, tutuklu CHP Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'nun 19-23 Mart 2025 tarihleri arasındaki gözaltı ve tutuklama sürecinin ekonomiye faturasını ilk kez resmi olarak açıkladı. Önergede, İmamoğlu'nun tutuklanmasının iç kamuoyunda demokratik gerilim yarattığı, uluslararası basında siyasi risk algısını artırdığı ve yatırımcı güvenini sarstığı belirtilmişti. Bu gelişme, döviz piyasasında sert dalgalanmalara, Borsa İstanbul'da düşüşlere ve Türk Lirası'nda tarihi değer kayıplarına yol açtı. Merkez Bankası'nın döviz müdahaleleriyle rezervlerde rekor erime yaşandı. 📉

Şimşek'in yanıtında, 14 Mart 2025 itibarıyla brüt rezervlerin 171,1 milyar ABD doları, net rezervlerin ise 73,9 milyar ABD doları olduğu; ancak 21 Mart'a gelindiğinde brüt rezervlerin 163,1 milyar dolara, net rezervlerin 62,1 milyar dolara gerilediği kaydedildi. Bu, İmamoğlu'nun gözaltı haftasında net rezervlerde yaklaşık 11 milyar dolarlık bir kayıp anlamına geliyor – Türkiye ekonomisi için ağır bir darbe. Bakan, rezerv kaybının temel nedenlerini para ve maliye politikaları, cari denge, sermaye hareketleri ile ekonomik güven ve beklentiler olarak sıraladı. Piyasaların sağlıklı işleyişi için gerekli çalışmaların titizlikle yürütüldüğünü ve ekonomi programıyla finansal istikrarın korunacağını vurguladı. ⚖️

CHP'nin milletvekillerine gönderdiği saha çalışması raporunda ise süreç daha geniş bir perspektiften ele alındı. 19 Mart - 2 Mayıs 2025 arası döviz piyasasına yapılan müdahalelerin maliyeti 60 milyar dolara ulaştı. Bu dönemin kamuya yükü 3,9 trilyon TL, özel sektöre faturası ise 2,1 trilyon TL olarak hesaplandı. Rapor, muhalefet açısından olayın hukuki ve ekonomik boyutlarını dengeli bir şekilde sorgularken, hükümetin müdahalelerinin mevcut ekonomik programla uyumunu tartışmaya açtı. Eleştirel sesler, bu kayıpların siyasi kararların doğrudan sonucu olduğunu savunurken, resmi açıklamalar genel ekonomik faktörlere işaret ediyor. 🏛️

Aşağıda, rezervlerdeki değişimi gösteren tablo yer alıyor:

Bu tablo, İmamoğlu sürecinin tetiklediği rezerv erimesini netleştiriyor ve ekonomik göstergelerdeki bozulmayı somutlaştırıyor. 💸

Olay, uluslararası arenada da yankı buldu; Almanya gibi ülkeler Türkiye'ye silah satışlarını veto ederken, muhalefet liderleri tutuklamayı "demokrasiye saldırı" olarak nitelendirdi. Hükümet cephesi ise adli sürecin bağımsızlığını vurguluyor. Bu itiraf, Türkiye'nin ekonomik dayanıklılığını test eden bir dönüm noktası olarak tarihe geçebilir. 🌍

#İmamoğluTutuklama #Şimşekİtirafı #RezervErimeleri #EkonomikKriz #SiyasiGerilim #MerkezBankası #CHPÖnergesi